Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?

Eğer biraz eskilerden iseniz bu “en uzun sözcüğü” mutlaka duymuşsunuzdur.

Ama şimdi artık yok. Çünkü, Çekoslovakya diye bir ülke kalmadı. Nasıl olur? “Kuruluşu, Türkiye’den 5 yıl daha eski ve halkı çoktan Çekoslovakyalılaştırılmış olan Çekoslovakya’ya ne oldu ki?” diyeceksiniz.

Yoksa bir komşu ülkenin orduları tarafından mı fetih mi olundu?. Yoksa bölücüler ellerinde kalleş silahlarıyla dağlara çıkıp vatan toprağını mı böldüler?? Hayır hayır.. Bunların hiçbiri olmadı.

1989’da Çekoslovakya’da Komünist Parti’nin iktidarına son veren “Kadife Devrim” deyiminden hareketle 1 Ocak 1993 itibariyle Çekoslovakya’nın varlığına son verilerek Slovakya ve Çek Cumhuriyeti’nin ortaya çıkmasına yol açan bölünme olayına da “Kadife Boşanma” denmiştir.

Bunun nedeni ülke parlamentosunun karar alıp Çekoslovakya’yı “”O”” harfinden ikiye bölmesinin sessiz sedasız gerçekleşmesidir.

Kamuoyu açısından olaya bakıldığında Kasım 1992 tarihi itibariyle Slovakların %49’u ve Çek’lerin %41’i referanduma gidilmesini istemektedir. Ancak referandum hiç gerçekleşmedi. Seçilen politikacilara gelince 1992 Çek seçimlerini kazanmiş olan Vaclav Klaus bölünmenin tam tersine federasyonun güçlendirilmesini istemekte, Slovak meslektaşı Vladimir Meciar ise bir tür konfederasyon istemekte idi.

Yine de 17 Haziran 1992’de Slovak Parlamentosu “Slovakyanın Bağımsızlığı” deklarasyonunu imzaladı. Çek ve Slovak Parlamentoları arasında süren yoğun görüşmelerin ardından 23 Temmuz 1992 günü Bratislava’da bölünme kararı alındı. 25 Kasım 1995 tarihine kadar bölünmek için gerekli tüm düzenlemeler tamamlandı. Bu tarihte “31 Aralık 1992 gününün sonu itibariyle” Federal Çekoslovak parlamentosunun fesholması kararı alındı.

Hiçbir gerginlik ortaya çıkmadan “kadife bir boşanma” olarak tanımlanan bir bölünme sonucu eski Çekoslovak ülkesi Çek Cumhuriyeti ve Slovak Cumhuriyeti olmak üzere ikiye ayrılmış oldu.

Çek cumhuriyeti, Çekoslovakyanın bölünmesi sonucu 1 Ocak 1993 tarihinde ortaya çıkan iki cumhuriyetten biridir. Avrupa Birliği(AB) ülkesi olup, başkenti ve en büyük kenti tarihi “Prag” olan bu ülke Bohemya, Moravya ve Silezya olmak üzere 3 ana bölgeden oluşur. 79bin kilometrekare toprağı olan Çekya’nin nüfusu 10.2 milyondur. %30 Hıristiyan, %59 Ateist nüfusa sahiptir. Fert başına milli geliri $16 bin doların üstündedir.

Başkenti ve en büyük kenti Bratislava olan Slovak Cumhuriyeti, 49bin kilometrekare toprağa sahiptir. Nüfusu 5.5 milyondur. Fert başına milli geliri 16 bin dolara yakındır.

Şehitler olmadı, hiç…hiç..vatansa bölündü gitti. Hutular ve Tutsilerin yaptığı gibi Çekler ve Slovaklar ellerine palaları alıp birbirlerinin üzerine saldırmadılar. Bir Çek veya Slovak general ülkenin milli bölünmez bütünlüğü adına Çekoslovak tanklarının başına geçip diğer tarafın köylerini basmadı, halkını kurşunlamadı, ormanları yakmadı. Uyuşturucu trafiğinin baronları kendilerine birer etnik silahlı kuvvet oluşturup kirli ticaretlerini milli direniş ayaklarında sürdürmedi. Fukara halklarından toplanan vergilerle milli silahlanma harcamalarına milyar dolarlar yatırmadılar. Gizli komandolar gönderip birbirlerinin camilerini de bombalamadılar.

Yani bunların hiçbiri olmadı… Bölünmeden bu yana her iki ülke birkaç kat daha zenginleştiler…. Yatırımları arttı… Birer dünya ülkesi oldular.

Olmuş…yani olabiliyormuş.. hem de yaşadığımız bu dünyada…Vatan toprağı ölmek için değil, yaşamak içinmiş meğer….