Ulus Devletin Ülkesi ve Milletiyle Bölünmez Bütünlüğü

Zeitgeist / Denemeler | | Eylül 17, 2011 at 7:14 pm

Kuzey Kore'nin kuruluşunun 63ncü yılı tüm yurtta ve başkent Pyongyang'ın Kim Il-Sung meydanında çoşku ile kutlandı 9.Eylül.2011

Halen 68 yaşında olan ulu önder Jong İl de ölünce görevin en küçük oğlu Kim Jong Un tarafından devralınacağı kesinleşmiştir. Bu kesinleşme üzerine doğum günü milli bayram ilan edilerek tüm yurtta coşku ile kutlanan müstakbel ulu önderin henüz 20 ya da 26 yaşlarında olabileceğine dair çeşitli tahminler yürütülmektedir. Halk onun resmini de görebilmek için sabırsızlanmaktadır. Daha önce sadece Kim İl Sung ve Kim Jong Il'in doğum günlerinden oluşan iki adet milli bayram günü vardı. Şimdi milli bayram sayısı üçe çıkıyor. Bu mutlu gün tüm özgür ve bağımsız Kuzey Kore ulusuna armağan olsun.

Ulu önder Kim Jong Il üniversiteyi teftiş ederken

Dünyadaki tüm imparatorlukların birer birer parçalanma dönemine girdiği 1905 yılı itibariyle (Rus-Japon harbine kadar) Kore yarımadasında bağımsız bir Kore imparatorluğu bulunmaktaydı. Bu savaşın sonunda tüm bölge Japon kontroluna geçti. Japon idaresinde geçen bir 40 yıldan sonraki ikinci dünya savaşı sonunda ise (1945’deki BM düzenlemesine göre) ülke 38nci paralelin kuzeyi ve güneyi olmak üzere (tıpkı almanya’nın doğu ve batı olarak ikiye bölüşülmesi gibi) ikiye bölündü.

Yüzölçümü 120bin km kare olan kuzey kısmı SSCB, 100bin km kare ile daha küçük olan güneyi ise ABD’nin işgaline uğradı. Kuzey ve güneyde iki ayrı tarz-ı hükümet, iki ayrı ülke oluştu. Yabancı askerlerin işgali altında geçen bir 3 yıldan sonra 1948 yılında sovyet ordusunun kuzeyden (ABD’nin de güneyden) çekilmesi üzerine Kuzey’de kurulan geçici halk komitesi komünist devrimi güneye de taşıyarak güneyle birleşmek (Güneyi fethetmek) uğraşı içine girdi. Ancak güney hükümeti amerikalılardan da aldığı destek ile buna karşı direndi. Birleşik hükümetin kendi sistemleri çatısı altında kurulmasında ısrarcı oldu. Böylece 1950 yılında ülkenin kuzey ve güney kısımları birbiriyle savaşmaya başladılar. SSCB, Çin ve NATO destekleri ile iki taraf 3 yıl kadar birbiriyle savaştılar. Güneye destek veren NATO güçleri arasında Türk askerleri de vardı. 1953 yılında ateşkes yapıldı, ama bir barış anlaşması hiç yapılamadı. O nedenle ciddi bir sıcak çatışma yaşnmamasına karşın hala resmen kuzey ve güney kore’lerin savaşta oldukları kabul edilmektedir. Buna rağmen her iki ülke de 1991 yılında Birleşmiş Milletlere kabul edildi.

Günün anlam ve önemini belirten konuşmalar ve silahlı kuvvetlerin dosta güven düşmana korku veren teçhizatlı geçişleriyle süren askeri resmigeçiti halk ayakta selamladı


Mussolini’nin Faşizmi, Hitler’in Nazizmi gibi Kuzey Kore’nin kurucu önderi Kim Il Sung’un da kendi tezi olan bir Juşizm’i bulunuyor. Kuzey Kore’nin yerli malı Juş idea’sının özü emperyalist düvel-i muazzama’ya ve yabancı ideolojilere karşı sürekli direnmek, kendi ayakları üzerinde durmak, askeri bakımdan çok güçlü olmak, milli egemenliği ve tam bağımsızlığı herşeyin önünde tutmak gibi (aslında diğer benzerlerinden hiç de farklı olmayan) birkaç temel prensibe dayanıyor. .

29 milyon nüfuslu Kuzey Kore Demokratik Halk Cumhuriyet’inin aktif, yedek ve paramiliter olmak üzere yaklaşık 9.5 milyon askeri var. Kuzey Kore dünyanın nüfus başına en çok asker besleyen ülkesi. Ayrıca atom bombasına da sahip. 49 milyon nüfuslu Güney Kore ise dünyanın ikinci en çok asker besleyen ülkesi olarak 3.5 milyon aktif daimi askeri var (yedekler, ihtiyatlar hariç). İnsani gelişmişlik endeksinde (HDI) dünyanın 12ncisi olan(Türkiye 86ncı) ve kişi başına gelirin Kuzey’e göre tam 16 kat daha fazla olduğu Güney de GSMH’sının %2.6’sını ve devlet harcamalarının %15’ini askeriyeye harcamak zorunda kalıyor. Yine de GSMH’sının %5.3’ünü (46.6 milyar dolarını) askeriyeye harcayan Türkiyeye göre oran bu yarı yarıya daha düşük. (Üstelik özellikle de türkiyeye göre 4 kat daha fazla asker beslediği halde bu böyle. Yani bizim asker başına askeri harcamamız Güney Kore’den tam 6.2 kat daha fazla.)

Yüce önder Kim Jong İl Pyongyang Sebze Bilimleri Enstitüsünde domatesleri teftiş ederken,
Ülke nüfusunun %20 kadarı halen (tıpkı kıtlık geçiren Somali halkı gibi) açlıktan ölme tehlikesi altında.
Daha önce gerçekleşen kıtlıklarda 22 milyonluk ülke nüfusunun en az 900bin, en çok da 3.5 milyon
kadarının açlık veya açlıkla ilgili hastalıklardan öldüğü ifade edilmektedir.


Kuzey’de okutulan resmi tarih kitaplarında şöyle yazıyor;

Ebedi Önder Kim İl Sung'un kurduğu bu cumhuriyet şimdi onun kutsal mahdumu Kim Jong İl'in maharetli elleri tarafından büyük ve kutsal bir beceriyle yönetilmektedir.

Güneyli emperyalistlerle girişilen ulusal kurtuluş savaşının sonucunda büyük bir zafer kazanılarak (1953) tüm müstevli yabancılar ülkeden defedildi. “Güçlü ve zengin ülke”(kuzey) nin tam ulusal egemenlik ve bağımsızlığı kazanıldı. Ülke yabancıların istilası ve zulmünden kurtarıldı. Özgür Halkın Demokratik Cumhuriyeti kuruldu. Özgür ülkenin yüce milleti ve onun kurtarıcı ulu önderi Kim İl Sung ufuktan bir güneş gibi doğdu. Onun engin dehası ve tüm dünyayı hayran bırakan uzak görüşlülüğü sayesinde bugün tam bağımsız, (atom bombası bile üretebilen) güçlü ve zengin bu ülke(Kuzey Kore) genç ve üretken (24 milyon) nüfusuyla dünya uluslarına mümtaz bir örnek teşkil etmektedir. Güney Komşunun (güney kore) kişibaşı gelirinin daha fazla olduğu bu mutlu ve güzel ülke ile onun devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü çekemeyen, parçalayıp menfur emellerine alet etmek isteyen emperyalistlerin uydurmasıdır. Kuzey halkı birkaç kat daha fazla kazanmak, ve birkaç kap daha fazla pirinç yiyebilmek için emperyalistlere uşaklık ederek hayatını kazanacak kadar onursuz değildir.

Ebedi Önder Kim İl Sung’un kurduğu bu cumhuriyet şimdi onun kutsal mahdumu Kim Jong İl’in maharetli elleri tarafından büyük ve kutsal bir beceriyle yönetilmektedir. Yirmili yaşlarındaki veliaht üçüncü nesil müstakbel lider Kim Jong Uun da artık göreve hazır.

10 milyona yaklaşan nüfusuyla Güney'in başkenti Seoul cıvıl cıvıl bir çağdaş kent

Yorum gönder

Yorum göndermek için giriş yapmalısınız.