Kablo TV yayınlarının gelişi

Münakalat – Muhaberat Mevzuatı | | Ağustos 10, 2010 at 11:29 am

Ses var.. Görüntü Yokkk..


önceki yazı

önceki yazı

82 yılında Ankara (Çankaya)’da oturduğumuz sitede bir girişimci önce bir anket dağıttı, sonra da apartmanların tepesinden aşağıya birer kablo sarkıtarak isteyen tüm dairelerin televizyonlarına bağladı. Hiçbir bürokratik işlem yapmadan bir gün içinde kablo TV sahibi olmuştuk.
Evde olduğumuz tüm saatlerde güzel filimler izleyebiliyoruz. Ayda yaklaşık iki videokaset kiralama fiyatına yüzlerce film seyredebiliyoruz… Hepsi bandrollü (devletin izlememize izin verdiği) güncel “blockbuster” filmler. Hizmet, fiyat ve kalite mükemmel. Müşteri de girişimci de memnun. Bir iki ay kadar sürdü… Sonra birden öğrendik ki jandarma marifetiyle bizim kablolar sökülmektedir. Neden? Suçmuş meğer. Ne suçu? Öğrenemedik. Böyle bir hizmeti suç haline getirecek kanun maddesi hangisidir bulamadık…

Kablo TV A.B.D.’de 60’ların sonlarından itibaren endüstrileşmeye başlamış bir “özel sektör” alanı. Dünyada da öyle. Eski demirperde ülkeleri dahil kablo TV’nin devlet tekeli olduğu hiçbir gelişmiş ülke yokk… New York’lu küçük bir kablo şirketi olan Home Box Office (HBO), Filipinler’in başkenti Manila’dan Muhammed Ali – Joe Frazier Dünya Ağır Sıklet Boks şampiyonasını canlı olarak Westar uydusundan yayınlamaya karar verdi. 30 Eylül 1975 tarihinde canlı olarak “Thrilla in Manila.” adıyla yayınlanan bu program dünyada bir ilk oldu.

1 Haziran, 1980 tarihinde Turner daha önce hiçbir yerde denenmemiş bir kavram olan — 24 saatlik haber kanalı — kavramını yürürlüğe sokuyor. Bununla da o zaman kurulu yerleşik durumda olan üç büyük ulusal yayıncının karşısına rakip olarak çıkıyor. Cable News Network ya da bilinen adıyla CNN gerçekten yayıncılıkta devrim yaratmıştır. Şirket çalıştığı ilk iki yılda zarar etmiş, ancak üçüncü yılında tapi geliyor ve kara geçmeye başlıyor.

Thrilla in Manila-1975 (kablodan canlı)


Çankaya’da kasetten film izleten bizim kablo sistemimizin jandarma marifetiyle söktürüldüğü 1982 yılında irili ufaklı özel şirketler sayesinde tüm A.B.D.’ye yayılmış olan Kablo TV ağı ise CNN’i dünyanın “esas” uluslararası haber kanalı haline getirmiş ve böylece Ted Turner da bilinen bir Medya Kralı unvanını kazanmıştır.

Bu olaydan 6 yıl kadar sonra Türkiye’nin resmi kablo tekeli konumuna getirilmiş olan kamu şirketi TürkTelekom ilk kablo TV deneme yayınlarını Ankara’da (yine aynı semt) Çankaya’da (Aralık 1988’de) başlattı… Yayınlara resmen ilk olarak 1991 yılında 9 ilde birden başlandı ise de bu (analog) kablo TV yayınlarının yaygınlaşma alanı sınırlı kaldı. Deneme yayınına 2000 yılında başlanmış olan dijital kablo yayınları ise sayısız söylentilerin, projelerin ve girişimlerin aksine bir türlü başlatılamadı. TT’un satışı öncesi Kablo TV resmen özelleştirildi. Bazı özel şirketler kurulup yatırım yaptılar ve çeşitli bölgelerde (analog) kablo TV hizmeti vermeye başladılar. Dijital frekans planı ve yayın izni çıkmadığı için dijital kablo yayıncılığına başlanamamıştı.

sonraki yazı

Sonraki yazı


Ancak, Temmuz 2004’de tüm dünya devlet şirketlerini özelleştirme yolunda ilerlerken kurulan bir devlet şirketi olan Türksat A.Ş’ye Kablo TV imtiyazı da kamu tekeli olarak verildi. Bu şirket kurulmuş özel şirketlerin tesislerine de el koyarak ve abonelerini zorla devralarak kendisini “tekel” haline getirdi. Kuruluşundan 5 yıl sonra ilk olarak (2009) dijital Kablo TV yayınlarını metropollerin bazı bölgeleriyle sınırlı olmak üzere başlattı.

Yorum gönder

Yorum göndermek için giriş yapmalısınız.